Emzirme Sonrası Memede Sarkma

Emzirme sonrası memede sarkma, Meme yapısal olarak, vücut siluetinin dışına doğru gelişmiş bir organ olduğundan dolayı, askı sistemi çok güçlü değildir. Bu sebeple yer çekiminin etkisi, sık sık kilo alıp verme, genetik faktörler gibi etkenlerle memeler sarkabilir. Kadınlarda her iki memenin varlığı vücudun dengesini sağlamada önemlidir. Kadınlar için memelerin boyutu da büyük önem taşır. Lakin büyük meme veya küçük memesi olanların ortak derdi meme sarkmasıdır. Kadınlar açısından meme sarkmasının en hızlandığı dönem gebelik dönemidir. Gebelikte meme büyüyeceği için meme başı da aşağı doğru yer değiştirir. Ama bu durumlarında süt verme dönemi sona erdiğinde meme kendiliğinden küçüleceği gibi bazı kadınların memesinin içi tamamen boşalır. Emzirme dönemi sonunda bir süre sonra toparlanma belirtisi olmaz ise meme sarkmasını gidermek amacıyla memeye cerrahi operasyon yapılabilir. Emzirme sonrası meme sarkması sorunu yaşayan kadınların önemli bir çoğunluğu çocuk doğurduktan ya da süt verme emzirme dönemini bitirdikten sonra küçültme ve dikleştirme ameliyatı yapmayı tercih etmektedirler. Bu ameliyatlar büyük memelerde ve küçük memelerde daha farklı yapılıyor. Bu sarkmayı teknik anlamda ifade etmek istersek bir kadında meme sarkması sorunu vardır demenin iki yolundan bahsedebiliriz. Birincisi göğüs bölgemizde sağ ve sol tarafımızda yer alan köprücük kemiğinden, meme başına kadar olan mesafenin yaklaşık 19-22 cm olması halinde memenin sarkmış olmadığını söyleyebiliriz. Lakin bu ölçü uzun boylu kadınlarla kısa boylu kadınlar arasında 2 cm değişir. Meme sarkmasının anlamanın diğer bir yolu ise meme başının yuvarlak olan meme kıvrımında aşağı inmesi meme başının karşıya değil aşağıya bakması.

Emzirme sonrası memede sarkma ameliyatı, Emzirme sonrası meme dokusu ve hacim fazlalığından dolayı hem sarkmış olması omurgaya ciddi bir yük bindiriyor. Büyük ve sarkık memesi olan kadınlar adeta boyunlarında 2 büyük poşet taşır gibi zorlanır. Bel ve sırt ağrıları boyun ve bel fıtığı gibi sorunlarla karşı karşıya kalır. Emzirme sonrası kendini toparlayamamış büyük yağ dokusu olan meme sadece estetik kaygılar ve omurga sağlığının korunması anlamında değil memede olası bazı tümörlerin tespit edilmesinde de zorluk çıkartıyor. Kadınlar büyük memeden cerrahi operasyonla kurtulduklarında estetik boyuttan çok büyük meme yüzünden yaşadıkları sağlık sorunlarından kurtulduklarına sev inmektedirler. Büyük memenin küçültülüp meme başının yukarı alınmasından dolayı meme çevresinde çok az da olsa izler kalabilir. Memede olan deri fazlalığı da çıkarıldığından dolayı bu izlerin olması mümkündür. Ancak geliştirilen yeni teknikler sayesinde meme kıvrımının altında kalacak şekilde bu izler gizlenir. Hem sarkık hem içi boş hacmi küçük memelerin yukarı kaldırılması işleminde bazı zorluklar vardır. Öncelikle hastanın ayakta dururken her iki memesindeki sarkma derecesi ölçülüp buna uygun bazı çizimler yapılır. Daha sonra uygun ölçüdeki meme protezine karar verilir. Ameliyat esnasında sarkan ve içi boşalan memede meme başı yukarı alındıktan sonra içeri uygun ölçülerde meme protezi konulur. Küçük memeye sahip olan kadınların büyük memeli kadınlara oranla bu operasyonda daha şanslı oldukları söylenebilir. Çünkü takılan protez sayesinde daha dik memeye sahip olurlar. Büyük memeye sahip olan kadınlarda protez olmadığından, hormonların etkisi, yaş, kilo alıp vermeyle birlikte uzun süreler meme formunu korumak pek mümkün olmayabilir. Bu sebeple büyük memesi olan kadınlar operasyondan sonra kilosuna çok dikkat etmelidirler.